darren aronofsky

bütün filimlerine heyran qaldığım film yönetmeni ve senarist. 1996 da çekdiyi ilk filmi 'pi' 'sundance film festival' -ında yönetmen ödülü qazanıb. sonrasında ise hubert selby jr. yazdığı 'requiem for a dream' kitabını filme çekib. 3 cü filmi ise en çox xoşuma gelen filimlerden olan 'the fountain' di. ki bu filmin çekimlerine 2002 de başlıyıblar ama başrolda oynayan aktyorun ayrılmasıynan filmin çekimi dayandırılıb. bildiyim qederiynen ayrılan başrol oyunçusu da brad pitt di. neyse filim 2005 den tezeden çekime girir ve bu filmini de 2006 da bitirirler. diger filimleri ise (bax: black swan) (bax: the wrestler) (baxma: protozoa) (baxma: supermarket sweep) çekilecek filimleri ise (baxma: machine man) (baxma: the volverine) nece deyerler aronofsky nin heç bir filmi boş deyil. izlemeye deyer menalı kinolar çeken günümüzün en yaxşı yönetmenlerinden biridir.

kadın dediğin

can yücelin qeşeng gir şeiridi.
görey ne deyir şair

kadın dediğin iyi sevişecek arkadaş.
koyun gibi yatmayacak, kımıl kımıl olacak yatakta.
aklını başından alacak ama, aklını sadece bununla yormayacak.
delireceksin ama delirmen hastalıktan olmayacak.
uzanıverdi mi yanına boylu boyunca, göğsünde atan kalbinin yerine koyacaksın kendini, ruhunu, herşeyini.
aşksız yatmayacak yatağa ve sen bunu bileceksin.
kadın gibi kadın olacak kadın dediğin, çıtır çerez niyetine yemediğin.
bir gecelik değil, ömürlük olacak ömürlük.
yıllara rehaveti değil huzuru taşıyacak.
en seksi leydi olmayı da bilecek, hanım sultan olup sözünü geçirmeyi de.
cıvık konulara takılıp zaman tüketmeyecek, küfretmeyecek.
kadın dediğin ayıp nedir bilecek.
sıkboğaz edip seni yalancı durumuna düşürmeyecek.
seni öyle bir tutacak ki arkadaş, sen bile şaşıracaksın öyle tutulduğuna.
iki lafın başı, her tartışmada ayrılalım tehtidi savurmayacak.
sabırlı olacak ve asla gururuna dokunmayacak.
tuzu az, şekeri çok gibi limiti olmayan prosedürlerle yemeklerle işi olmayacak.
şöyle pastırmalı kurufasülyenin yanına tereyağlı pilavı konduracak şüphesiz.
salatasız oturmayacak yemeğe.
temiz olacak herşeyden önce mesela köfteyi mıncıklarken elleri.
yahut pahalı parfümlerin sindiği, boyacı küpü gibi, her öptüğünde bulaşık bir tadın kaldığı bir kadını öpmeyeceksin.
buram buram aşka sarılacaksın arkadaş.
buram buram kadın kokacak kadın dediğin.
kadın dediğin güzel olacak... zeki olacak zeki.
seni bir hamur gibi karmasını da bilecek, o hamura kendini katmasını da...
paranın güzelliğini bilecek ama ne parasızlığın ezikliğini ne de paranın kudurmuşluğunu yaşayacak.
değerlerini bir anlık hevesler uğruna terk etmeyecek.
namussuzluğunu, ahlaksızlığını ancak ve ancak seni baştan çıkarırken kullanacak,
yan gözle adam kesmeyecek, başka sevgili edinmeyecek.
sarışın, renkli gözlü uzun bacaklı, beyaz tenli, ince bilekli dilber filan fasarya...
kadın dediğin hatun olacak arkadaş, sözüne güvenilir olacak.
bileceksin ki konuşulanlar burada kalır, kapıdan çıkmaz bir daha.
ağzı sıkı olacak kadın dediğin.
sırrını tutacak ama gününü bekleyip kusmayacak..
para lazımcılardan, kürkçülerden, cep telefonu manyaklarından, dırdırcılardan, unutkanlıklarını senin üzerine atanlardan,
kendi yetersizliğini seni suçlayarak rahatlayanlardan,
raf süslerinden, tehtidkarlardan, kaçaklardan, kıkırdayanlardan, boş bakanlardan olmayacak.
saflığı, cahilliği, aptallığı oynamayacak,
biraz ukala olabilir ancak sana rol yapmayacak.
bir şeyi çok isterse ve inançları doğrultusunda yapacak.
en önemlisi kendini sevecek arkadaş, kendini sevmeyen kadından sana ne hayır gelir.
bir bakarsın ki yıllar sonra bu kadınla ne yatağa sığabiliyorsun, ne toprağa.
koluna takıp gezmesini de bileceksin gururla, koynuna çekip sevişmesini de şehvetle.
analığını da bilecek, çocuklarından saygı görmeyi de, anaya babaya hürmet etmeyi de.
kadın kadın olacak be, seni sadece sen olduğun için, sensin diye sevecek.
parayla pulla, kariyerle, kimin ne dediğiyle, sınırlamayacak.
hem sevgilin, hem arkadaşın, hem annen, hem çocuğun olacak, bağrına basacaksın huzurla...
bileceksin ki evde \'o\' kadın tarafından beklenmenin zevkini hiçbir zevk yaşatamaz sana.
öyle bir kadın işte...
nerede öyle kadın , yoktur deme.
sen de adam olacaksın, seçmesini bileceksin!

narsizm

hekayeni tam olaraq anlatmaq istiyrem. olabiler here bir cür eşidib. here ferqli cür bilir de ola biler demeli uzun zaman önce antik yunan dövründe olub yeqin. narkissos deye bir qardaşımız var idi. bu qardaşımız çaylar tanrısı cephissus ve peri liriope'nin oğludur. narkissosa ata ve anasını heç vaxt görmemek şerti ile uzun bir yaşam ved eliyirler. bu qardaş zahiren çox gözel bir insanımış. nece deyeller karizmatik. deliqanlılıq dönemide bütün qızları ve perileri özüne aşiq edecek qeder gözel olubmuş ama heç birini de umursamırmış. bir dene de echo deye bir qız var imiş.neyse hemişe olduğu kimi bu hekayedede kimse kimese aşiq olmalıdı deye bu defe de echo narkissosa aşiq olur . narkissosa da echonu istemir sevmir neyse echo xestelenir ölür ve ölerken narkisosa beddua edir. echoya yazığı gelen nemesis de narkissosu cezalandırmağa qerar verir. bu arada exo dediyimiz şey de echonun adından gelir. narkissos bir gün hansısa bulaqda su içerken sudan yansıyan görüntüsünü başqa birisi zenn eliyir ve ona aşiq olur. belece her gün o bulağın başına gelir ve ordaki eksine saatlarca baxır. aradan uzun vaxt keçenden sonra da narkissos bulağın başından ayıralmmır artıq. ve oradaca eriyib ölür ve öldüyü yerde de nergizler bitir.