bugün məsləhət təsadüfi
sözaltı sözlük
postlar Yoxlama mesaj

Son yazılanlar










tutunamayan garip


0   0   0   0


blok başlıqlarını gizlət

Notice: Undefined variable: thisuser in /var/www/soz6/profilson.php on line 166
fərdi inkişaf kitabları

kapitalizmin ilmihal kitaplarıdır. tek mottosu daha çok çalış, sadece çalış, çok kazan, çok tükettir. bunları yaparken de insani insan yapan hiçbi kaideye uyman gerekmez, tek amacın kısa yoldan ve hızlıca zengin olmaktır, dünyaya da bunun için geldin...bunları yaparken herkes sana gıpta edecek, bak gör başaracaksın, her şeyler elinin altında olacak... kısacası asla okunmaması okutulmamasi gereken sığ düşünceli dolar gözlü adamlar tarafından yazılmış kitaplardır

özünəinamı yıxan şeylər

yüksek lisans mülakatına girmek için kapıda bekleyen bi çok aday birbirleri ile tanışmaktadirlar, bu sırada bu tutunamayan garip de tüm özgüvenini toplayıp kızın birine; "siz nerelisiniz" diye sual eyler, kız tüm alayciligi ile; "dünyalı" der, garibin gönlü ve kafası error verir, karayolunda üzerinden titanik geçmiş gibi olur ama son bi gayret durumu kurtarmak için; " hani merak ettim, tanışmak babında" der ama kız; "dünyalı işte sormayın" der. işte orada garibin olmayan özgüveninin son kırıntıları da yok olur :( :(
oh be biraz olsun rahatladim, kaç gündür içim içimi yiyordu

yazarların paylaşmaq istədikləri şeirlər

hangi eşikte, hangi akşamda
ayrıldı yan yana yürüyen gölgelerimiz,
hangi aydınlık yuttu seni
nasıl taş taş ördüm ben
bu yalnızlığı dört bir yanımda...

gül toprağın gecesine yaslanır
oradan güler güneşe,
bütün sazlar
kendi akşamını hazırlar,
bir şüphe damlar geceye
sabah raksına başlar.

sen sesini yıldızlara verdin
büyük rüzgârların uğultusunda
arayıp bulsun diye beni...

ahmet hamdi tanpınar

osmanlı sultanlarının türk qızları ilə evlənməmə səbəbləri

iskender palanın iddası asli astarı olmayan bi saçmalıktan ibarettir, emir timur kendi çocuğu ile yıldırım in çocuğunu evlendirmiş ve bu iki haneden akraba olmuştur, ki timur dahi bu akrabalığı istediğini evvelce belirtmiştir, insan çocuğunun kayınvalidesini soyup oynatır mi? ki iskender pala da tarihci değil popülerizmin ekmeğini yiyen bi insandır, velhasılı kelam timur serttir ama karakter sahibidir, öyle şey yapmaz ve dahi bu iddaa hiçbi tarihi kaynakta yoktur. ha osmanlı sultanları türk kızları ile de evlendiler, bunun bi çok misali mevcut, bu evliliklerin azalmasının ise bence yegane sebebi : trip-* evet türk kızının iflah olmaz tribinden bıkan sultanlar çareyi bu sevdadan vazgeçmekte bulmuşlardır-*

türklərin sevilməyən cəhətləri

(baxma: nifak nedir,nasıl atılır?)
entrileri okudum, yazılanların bi çoğu aslında biz türkiye türkleri nin de kendinde eksik gördüğü, sevmediği şeyler, bunlarda haklılık payı var elbette, lakin her milletin kendine göre bitakım eksiklikleri var, bunlar tüm dünya milletleri için geçerli şeyler. oysa türkiye de bilumum türkistan memleketleri ve dahi ozellikle azerbaycan çok sevilir, gardas kabul edilir, bu tür başlıklar ancak tek millet iki devlet arasına ayrılık atmaya yarar, yine de nefret etmeden yazın ki kendimize çeki düzen verebilelim..

iraq və şam islam dövləti

abd ve israil'in ortadoğu yu yine ve yeniden şekillendirmek için kurduğu selefi-vahhabi kukla örgüt. temelleri ırak in işgalinden sonra atılmıştır, zihni altyapısını oluşturan vahhabilik ise zaten ibn teymiye nam herifin fikirlerinin daha da radikalize edilmiş şekliyle ingilizler tarafından 1700lerin sonunda muhammed ibn vahhab a kurdurulmustur. cia bu ahmaklari çok çok güzel kullanarak ortadoğu da suriye ve irak i parçalamış, bölgede nüfuzunu arttırmış ve kürt devletini neredeyse kurdurmuştur. siyonizm tarafından tüm dünyada ve özellikle de türkistan memleketlerinde finanse edilmektedirler, 2016 yılında turkiye, rusya ve isveç te yapılan saldırıların tacik, kırgız ve özbek kökenli kişiler tarafından yapılması tesadüf değildir. bu örgüt zannedildiginin aksine sünni değildir zira bunlar mezhebi tamamen reddederler, kullanım süreleri dolup ortadoğu da kukla bi kürt devleti kurulduktan sonra kurucuları tarafından tarihin çöplüğüne karıştırılacaklardir...

ölüm

ağızların tadını kaçıran yegane şey. dünyanın bütün zevkleri ayağına serilse ölümün yalnızca fikri dahi hiçbi şeyden zevk almamaya yeter de artar bile. hani dişimizle tirnagimizla yapistigimiz bu dünyayı bırakıyor olmak insani deli ediyor ha bi de ne zaman nerede geleceği de hiç belli olmuyor, bugün bi telefon aldım ve bi tanidigimizin kalp krizi geçirerek veda ettiğini öğrendim, genç adamdı, iyi adamdı, lakin ölüm bunlara bakmaz, kim bilir bu hayata dair ne planları vardı...

yazmaq

100 sene öncesine kadar herkesin yapamayacağı bi eylemdi, zira öncesinde okumak okumak okumak gerekliydi, bi kelime yazmak için bin kelime okumak, bi cümle yazmak için bi milyon cümle okumak... bugün ne yazık ki bunun tam tersi ve içler acısı bi halde. eline kalem alan yazar oldum sanır oldu, zihni ilkokul talebesinden dahi hallice olmayan adamlar bi şeyler yazmaya(!) başladı. kitap artik "okur" değil "müşteri" çeker oldu, piyasa buna göre şekillendi, yaz şarkıları gibi bi sıkımlik kitaplar(!) peyda oldu, feysbuk gibi rezil ortamlardan toplanan sözlerle yazılan(!) şeyler yüzbinler "satıyor", eee haliyle de kurallı cümle kuramayacak adamlar başımıza yazar(!) oldu, esasında bize ne olduysa da hep azar azar oldu... velhasılı kelam yazmadan önce çok çok okuyun, okumayan adamın yazdığına da asla ve kat'a rağbet edip göz ucuyla dahi bakmayın...

dünya

tuhaftır, hem de bizim aklımızın ermeyeceği kadar tuhaf... akıl sahiplerini fakirlik içinde kıvranırken görürsün, ahmaklari zenginlik içinde yüzerken... bu durum nice deniz gibi alimleri zındık eylemiş, nice gönülleri isyana sevk etmiştir. şimdi derseniz ki dünyayı yaşamak mi zordur yoksa anlamak mi ? niceleri öyle ya da böyle yaşamıştır, lakin anlayan kaç kişidir şüpheli .
tanım: zaman ve mekan ile sınırlı böyle bi garip bi yer

xəzərbaycan

türk insanının yüreğindeki şah damardır azerbaycan. okumuşu, cahili, şehirlisi köylüsü hamisi sever azerbaycan'i, gardastan öte gardas bilirler, ağlayinca ağlar, gülünce gülerler, hiç ağlayamasa da en azından susarlar ki edepsizlik olmasın, türküleri her daim yüreğimizde dolanıp durur... daha geçen azerbaycanli bi gardasi bi hafta misafir etmişizdir, inşallah memnun gitmiştir, bizden de selam götürmüştür....

vazelin

dağ köylerinde yaşayan türk insanının olmazsa olmazıdır, zira gündüz aşırı sıcaktan gece aşırı soğuktan eller karayolları çatlağı gibi oluk oluk çatlar, efenim bu çatlakların acısını da çeken bilir haliyle, böyle acı acı sızılar... bu sızıları giderecek yegane derman da gül kokulu vazelindir, ellere güzelce sürülüp ovulur, o çatlaklar önce yumuşacık olur sonra da kaybolur gider, siz de derin bi oh çekersiniz, böyle de güzel bi buluştur...

/ 20 »
Notice: Undefined variable: user_id in /var/www/soz6/sds-themes/vengeful-light/profile.php on line 1365


blok -   başlıqlarını gizlət
Notice: Undefined variable: user_id in /var/www/soz6/sds-themes/vengeful-light/profile.php on line 1372

Son bəyənilənlər


son bəyənilənlər:

oxuyucuların bəyəndikləri: