57. xeyli güldüm.

başlıq: 10 kasım 2013 fenerbahçe
galatasaray maçı

maç saatine kadar galatasaray camiasının son
yıllarda görülmüş en pis aurayı oluşturmayı
başardığı, futbolculardan teknik ekibe,
yönetimden taraftara kimsenin galibiyete
inanmadığı, bahis sitelerinin de galatasaray'a
3.40 oran vererek insanların aslında çok da
haksız olmadığını teyit ettiği, fenerbahçe'nin
kadıköy'de bir kez daha 2-0 ile kazandığı maç.
maçtan bir gün önce fenerbahçe teknik direktörü
ersun yanal rahatsızlanarak bir operasyon
geçiriyor, fatih terim 'in gönderiliş hikayesini
duyduktan sonra ilk işi 5 bin sms'li avea hat
almak olan roberto mancini bir mesajla
meslektaşına geçmiş olsun dileklerini iletiyordu.
maç başlamadan tribünlerde bir taraftar
üzerinde benimle evlenirmisin yazan bir pankart
açıyor, türkçe öğretmeni olan kızımız soru ekinin
birleşik yazılmasına biraz bozulsa da olayın
matbaacının hatası olduğuna ikna olmuş gibi
yapıyordu.
bu sırada tribünlerde sigara içerken
yakalanmayacağı kuytu bir yer arayan slaven
bilic dev ekranda kendini görüyor, "lan sigara
yasak, alkol yasak, yıllar yılı ilmek ilmek
işlediğim rocker imajımın amına koydunuz" diye
içten içe sinirleniyordu.
ilk düdükle birlikte fenerbahçe'nin baskılı
başlaması beklenirken, olaylar pek öyle
gelişmiyor, gökhan gönül 4. dakikada kendini
ceza sahası içinde yere bırakıyor, türkiye
tiyatrolar birliği, uluslararası aktörler
federasyonu falan kınama yağdırırken, bülent
yıldırım ne fenerbahçe lehine penaltı veriyor ne
gökhan aleyhine sarı kart gösteriyor, onun
yerine radiohead 'den how to disappear
completely şarkısnı sözlerini hatırlamaya
çalışıyordu. gökhan hakeme "kuran çarpsın"lı
falan bir şeyler söylüyorken, içinden "tövbe
allaeam yareppim estağfurullah tövbe" diye
sayıyordu.
drogba türkiye ligini fifa 98 falan zannedip, 45
metreden frikiği kaleye yollamayı tercih ederken,
selçuk ve cristian 'ın tartışmasından sonra
galatasaray taraftarı melo'nun sakinleştirilen
adamdan sakinleştiren adama geçişinin nasıl
olduğunu çözmeye çalışıyor, burak 10. dakika
civarı ilk ofsaytına düşerek rahatlıyordu. henüz
15. dakikada semih bir sakatlık geçiriyor, o
dakikaya kadar kendisine pek iş düşmese de
eray çok yorulduğu için değil ama heyecandan
ağzı dili kurudğu için bu fırsattan istifade hemen
su içiyordu.
22'de chedjou bir anlık akıl tutulması yaşıyor
ortada fol yok yumurta yokken fenerbahçe'ye
penaltı kazandırıyordu. herkes birbirine "fol ne
lan biliyo musun, yoo sen biliyo musun" diye
sorarken emre
penaltıdan durumu 1-0 yapıyor, gol sevinci
ayağına kaçırdığı akşam namazının en azından
farzını aradan çıkartıyordu.
emenike henüz şike soruşturması sürecinde
geçirdiği travmayı atlatamamış, her an gözaltına
alınabileceği paronayasıyla tanınmamak için
yedek klübesinde kar maskesiyle otururken,
arkadaşları bir türlü maskesini çıkarmaya ikna
edemiyor, ersun hoca "sinirim bozuldu lan tipe
bak" diye az öteye gitmesi amacıyla ısınmaya
yolluyordu.
mehmet topal 'la çarpışan ceyhun'un kafası
yarılıyor, adamın kafasını zımba makinesiyle
tutturmaları yetmezmiş gibi kafasına bıngıldaklı
file takıp oyun alanına geri yolluyorlardı. burak
yılmaz 55 bin taraftarın gürültüsünden
etkilenmeden saha içinde uyuyabilmeyi
başararak şaşkınlık uyandırmakla kalmıyor,
hakeme "şov yapma" diye bağırarak sanırım şov
dünyasında tek olduğu mesajını vermeye
çalışıyordu.
fenerbahçe 66'da ikinci golü bulurken sabri
sarıoğlu oynamadığı maçta sarı kart görerek
önümüzdeki maçta cezalı duruma düşüyor ve
yine ne yapıp ne edip adından söz ettirmeyi
başarıyordu. üyesi olduğu death metal
grubunun dağılmasının ardından süpriz bir
şekilde kariyerine stat anonscusu olarak devam
eden dayı her golden sonra brutal vokal
performansıyla taraftarı coşturuyordu.
85'te aydın oyuna girerken mancini taktik
defterinden yırttığı bir kağıdın üstüne " iki ekmek
bi permatik bi de büyük yoğurt" yazarak
futbolcusunun cebine sıkıştırıyor, "bu dakikadan
sonra maçı çevirecek halimiz yok, hızlı
çocuksun, maç çıkışı bi koşu gidip alıver hadi,
yengen kızıyo sonra akşam evde" diye ekliyordu.
galatasaray'ın 90.'da kullandığı penaltıyı volkan
kontrol ediyor, maç sonunda fenerbahçe'li
futbolcular ortasahada toplanıp her sene böyle
yaparlarken akıllı bir insan evladı olan mehmet
topal "dur lan neticede bu her sene yenilen
takımların bir kısmında ben de vardım" diye çok
coşmazken, aynı durumdaki caner erkin
gamsızlığından mıdır, arda 'dan yediği dayaktan
mıdır bilinmez sevinçten kendinden geçmekte
beis görmüyordu.