bugün wiki təsadüfi son
sözaltı sözlük
məsləhət postlar mesaj Profil

attila ilhan



facebook twitter əjdaha lazımdı izlə dostlar   mən   googlla
mustafa kemal atatürk - hangi edebiyat - köhnə sevgili - ən bəyənilən şeir misraları
başlıqdakı ən bəyənilən yazılar:

+6 əjdaha

15. Məşhur "Ben sana mecburum" şeirinin müəllifi, şair, yazıçı, jurnalist və tənqidçi.

Ben sana mecburum bilemezsin
Adını mıh gibi aklımda tutuyorum
Büyüdükçe büyüyor gözlerin
Ben sana mecburum bilemezsin
içimi seninle ısıtıyorum

Ağaçlar sonbahara hazırlanıyor
Bu şehir o eski istanbul mudur?
Karanlıkta bulutlar parçalanıyor
Sokak lambaları birden yanıyor
Kaldırımlarda yağmur kokusu
Ben sana mecburum sen yoksun

Sevmek kimi zaman rezilce korkuludur
insan bir akşam üstü ansızın yorulur
Tutsak ustura ağzında yaşamaktan
Kimi zaman ellerini kırar tutkusu
Birkaç hayat çıkarır yaşamasından
Hangi kapıyı çalsa kimi zaman
Arkasında yalnızlığın hınzır uğultusu

Fatih'te yoksul bir gramafon çalıyor
Eski zamanlardan bir cuma çalıyor
Durup köşe başında deliksiz dinlesem
Sana kullanılmamış bir gök getirsem
Haftalar ellerimde ufalanıyor
Ne yapsam ne tutsam nereye gitsem
Ben sana mecburum sen yoksun

Belki haziran'da mavi benekli çocuksun
Ah seni bilmiyor kimseler bilmiyor
Bir şilep sızıyor ıssız gözlerinden
Belki Yeşilköy'de uçağa biniyorsun
Bütün ıslanmışsın tüylerin ürperiyor
Belki körsün kırılmışsın telâş içindesin
Kötü rüzgâr saçlarını götürüyor

Ne vakit bir yaşamak düşünsem
Bu kurtlar sofrasında belki zor
Ayıpsız fakat ellerimizi kirletmeden
Ne vakit bir yaşamak düşünsem
Sus deyip adınla başlıyorum
içim sıra kımıldıyor gizli denizlerin
Hayır başka türlü olmayacak
Ben sana mecburum bilemezsin...

+3 əjdaha

6. aysel git başimdan
aysel git başımdan ben sana göre değilim
ölümüm birden olacak seziyorum.
hem kötüyüm karanlığım biraz çirkinim
aysel git başımdan istemiyorum.

benim yağmurumda gezinemezsin üşürsün
dağıtır gecelerim sarışınlığını
uykularımı uyusan nasıl korkarsın,
hiçbir dakikamı yaşayamazsın.
aysel git başımdan ben sana göre değilim.
benim için kirletme aydınlığını,
hem kötüyüm karanlığım biraz çirkinim

islığımı denesen hemen düşürürsün,
gözlerim hızlandırır tenhalığını
yanlış şehirlere götürür trenlerim.
ya ölmek ustalığını kazanırsın,
ya korku biriktirmek yetisini.
acılarım iyice bol gelir sana,
sevincim bir türlü tutmaz sevincini.
aysel git başımdan ben sana göre değilim.
ümitsizliğimi olsun anlasana
hem kötüyüm, karanlığım biraz, çirkinim.

sevindiğim anda sen üzülürsün.
sonbahar uğultusu duymamışsın ki
içinden bir gemi kalkıp gitmemiş,
uzak yalnızlık limanlarına.
aykırı bir yolcuyum dünya geniş,
büyük bir kulak çınlıyor içimdeki.
çetrefil yolculuğum kesinleşmiş.
sakın başka bir şey getirme aklına.
aysel git başımdan ben sana göre değilim,
ölümüm birden olacak seziyorum,
hem kötüyüm, karanlığım biraz, çirkinim.
aysel git başımdan seni seviyorum...

+3 əjdaha

13. gözlerin gözlerime değince
felâketim olurdu ağlardım
beni sevmiyordun bilirdim
bir sevdiğin vardı duyardım
çöp gibi bir oğlan ipince
hayırsızın biriydi fikrimce
ne vakit karşımda görsem
öldüreceğimden korkardım
felâketim olurdu ağlardım
ne vakit maçka'dan geçsem
limanda hep gemiler olurdu
ağaçlar kuş gibi gülerdi
bir rüzgâr aklımı alırdı
sessizce bir cıgara yakardın
parmaklarımın ucunu yakardın
kirpiklerini eğerdin bakardın
üşürdüm içim ürperirdi
felâketim olurdu ağlardım
akşamlar bir roman gibi biterdi
jezabel kan içinde yatardı
limandan bir gemi giderdi
sen kalkıp ona giderdin
benzin mum gibi giderdin
sabaha kadar kalırdın
hayırsızın biriydi fikrimce
güldü mü cenazeye benzerdi
hele seni kollarına aldı mı
felâketim olurdu ağlardım.

+3 əjdaha

11. ən sevdiyim şeiri ben sana mecburum olan şair. bunu da mən paylaşım.

ben sana mecburum bilemezsin
adını mıh gibi aklımda tutuyorum
büyüdükçe büyüyor gözlerin
ben sana mecburum bilemezsin
içimi seninle ısıtıyorum.

ağaçlar sonbahara hazırlanıyor
bu şehir o eski istanbul mudur
karanlıkta bulutlar parçalanıyor
sokak lambaları birden yanıyor
kaldırımlarda yağmur kokusu
ben sana mecburum sen yoksun.

sevmek kimi zaman rezilce korkuludur
insan bir akşam üstü ansızın yorulur
tutsak ustura ağzında yaşamaktan
kimi zaman ellerini kırar tutkusu
bir kaç hayat çıkarır yaşamasından
hangi kapıyı çalsa kimi zaman
arkasında yalnızlığın hınzır uğultusu

fatih'te yoksul bir gramofon çalıyor
eski zamanlardan bir cuma çalıyor
durup köşe başında deliksiz dinlesem
sana kullanılmamış bir gök getirsem
haftalar ellerimde ufalanıyor
ne yapsam ne tutsam nereye gitsem
ben sana mecburum sen yoksun.

belki haziran da mavi benekli çocuksun
ah seni bilmiyor kimseler bilmiyor
bir şilep sızıyor ıssız gözlerinden
belki yeşilköy'de uçağa biniyorsun
bütün ıslanmışsın tüylerin ürperiyor
belki körsün kırılmışsın telaş içindesin
kötü rüzgar saçlarını götürüyor

ne vakit bir yaşamak düşünsem
bu kurtlar sofrasında belki zor
ayıpsız fakat ellerimizi kirletmeden
ne vakit bir yaşamak düşünsem
sus deyip adınla başlıyorum
içim sıra kımıldıyor gizli denizlerin
hayır başka türlü olmayacak
ben sana mecburum bilemezsin.

+2 əjdaha

3. türk şair, yazıçı, tenqidçisi. 1925-ci il 15 iyunda doğulmuşdur. ilk tehsilini izmir şeherinde almışdır. mekteb vaxtında sevdiyi qıza gönderdiyi nazım hikmet şeirlerine göre bir neçe aylıq hebse girmiş ve tehsilden uzaqlaşma ile cezalandırılmışdır. 1944-de cezası qaldırılır ve istanbulda tehsiline davam edir. 1946-cı ilde ıstanbul universiteti hüquq fakültesine daxil olur. tehsili yarıda buraxaraq nazım hikmeti qurtarma herekatına qoşulur ve parise gedir. 1950-ci iller izmir-istanbul-paris arasında keçir. eyni illerde adı türkiyede eşidilmeye başlanır, sol fikirleri, nazım hikmeti qoruma herekatı sebebile polisle problemler yaşayır. yene bu illerde şeirleri qezetlerde, jurnallarda çap edilir ve kino tenqidçiliyine başlayır. 1957-de esgerliyini çekdikden sonra kino sahesinde daha çox çalışır ve ali kaptanoğlu adıyla 15 ssenari yazır. 1960-cı ilde parise qayıdır ve sosyalizmi ve televiziyanı inceleyir. atasının ölümü ile ızmire qayıdır ve 8 il burada yaşayır ve demokrat izmir qezetinin başyazıçısı olur. 1968-de evlenir ve 15 il evliliyi davam edir. 1973-de ankaraya gedir ve iki roman( sırtlan payı ve yaraya tuz basmak ) yazır. bundan sonra yeniden istabula qayıdır ve milliyet(1982-1987), güneş, meydan(1993-1996), cumhuriyet(1996-2005) qezetlerine yazır. televizorun her eve girmesiyle sekiz sütuna manşet, kartallar yüksek uçar ve yarın artık bugündür kimi seriallara ssenariler yazır. 11 oktyabr 2005-ci ilde infakt keçirerek vefat edir. 1953-cü ilde çap edilen roanına qeder 10roman yazır, amma heç birini çap etdirmir: bir çox roman yazmışdım evvelden. amma niye çap etdirmedim? çünki bilirem ki, yazıçılar ilk romanlarında özlerinden danışırlar. o roman deyil, o günlükdür. romanları: sokaktaki adam (1953) zenciler birbirine benzemez (1957) kurtlar sofrası (1963) aynanın içindekiler serisi bıçağın ucu (1973) sırtlan payı (1974) yunus nadi roman armağanı yaraya tuz basmak (1978) dersaadet'te sabah ezanları (1981) o karanlıkta biz (1988) allah'ın süngüleri: reis paşa (2002) gazi paşa (2006) fena halde leman (1980) haco hanım vay (1984) o sarışın kurt (2007) eyni zamanda bir çox sayda deneme janrında da eser vermişdir: abbas yolcu (1957) (xatire ve deneme) yanlış kadınlar yanlış erkekler (1985)(xatire ve deneme) hangi sol (1970) hangi batı (1972) hangi seks (1976) hangi sağ (1980) hangi atatürk (1981) sağım solum sobe (1985) hangi edebiyat (1991) sosyalizm asıl şimdi (1991) hangi laiklik (1995) hangi küreselleşme (1997) 5 ssenari yazmışdır: teleflaş (1991) sekiz sütuna manşet (1982) kartallar yüksek uçar (1983) yarın artık bugündür (1986) yıldızlar gece büyür (1992) daha çox şeirleriyle mehşurdur ki, bir çox sayıda şeiiri vardır. bu şeirler 2006-cı ilde çap edilen an gelir kitabında toplanmışdır.

+1 əjdaha

7. 1925ci ildə,15 iyunda izmirdə anadan olmuşdur.izmir atatürk liseyinin 1ci sinfində oxuyarkən məktublaşdığı 1 qıza nazim hikmetin şeirini yazmasına görə 16 yaşında tutulub və məktəbdən xaric edilib.2 ay həbsdə qalıb və türkiyənin heç bir yerində oxuya bilməyəcəyinə dair qərar çıxarılıb.ancaq 3 ildən sonra yenidən təhsil almaq haqqını ala bilib.fransaya ikinci gedişində marksizmi öyrənib.əskərlikdən dönəndən sonra ali kaptanoğlu adı ilə 15ə yaxın senariyə imza atmışdır.2011ci il 11 oktyabrda istanbulda keçirdiyi 2ci infarkt nəticəsində 80 yaşında vəfat etmişdir.

belki gelmem,gelemem..
sen istinyede bekle ben burdayım
içimde köpek gibi havlayan yalnızlığım
çünkü ben buradayım karanlıktayım
belki gelmem gelemem beş dakika bekle git
çünkü elimi kestim beni kan tutuyor
şarabım bütün ekşi suyum soğuk
yanımda olmadın mı seni daha bir çok seviyorum
belki gelmem gelemem beş dakika bekle git

yüzünü ıslatmadan ağlayabilir misin
yarı geceden sonra telefon ettin mi hiç
karanlık adamlar hüvviyetini sordu mu
ben senin olmadığını arıyorum
belki gelmem gelemem beş dakika bekle git
belki gelmem gelemem beş dakika bekle git
bana ait ne varsa hepsi seni korkutuyor sana ait ne varsa
hiçbiri benim değil
belki ölmek hakkımı kullanıyorum
belki gelmem gelemem 5 dakika bekle git
belki gelmem gelemem 5 dakika bekle git

+1 əjdaha

8. ikinci dünya müharibəsində yıxılan bütün dünya divarlarına həsr olunmuşdur:

ben bir duvarım hiç güneş görmedim
sen hiç güneş görmemiş bir başka duvar
yüzümüz benek benek tahta kurusundan
ve sinemiz baştan başa ak üstünde karalar
- kelepçeden kahroldu kahroldu bileklerim
- sıyrılıp çıktım artık ölüm korkusundan
- dilim dilim sırtımdaki yaralar
ben demirbaşım sığır siniriyle dayak yedim
biz de duvarız dinliyen duyan düşünen duvarlar
bizim kucağımız terkedilmiş bir yatak gibi kirli soğuk
ve bizim kucağımızda kasırgalı insanlar

yüzündeki deniz parlaklığıyla durur hatıramızda
o çocuk yumruklu dev o dev yumruklu çocuk
o zaman mayıs'tı yağmurlar başımızda
bir cumartesi akşamı girdi kapımızdan
gözlerinde kıpkızıl diken diken öfkesi
adeta birden bire aydınlandı zindan
onu böyle görünce nasıl da korkmuştuk
sapından fırlamış bir balta gibi çehresi
ve omuzlarında delikanlı gölgesi

o zaman mayıs'tı yağmurlar başımızda
o sırt üstü yatağında yatardı
sımsıcak gözleri şimdi bile aklımdadır
bir sana bakardı bir bana bakardı
dışarda tabiat mevsimin en çıngıraklı ayındadır
toprak ana bütün zincirlerinden çözülmüş
sabahlar akşam üstleri manolya gibi parlak
tarlaların yüzü gülmüş
işte her akşam geçtiği denize çıkan sokak
ah işte annesi annesi sevgilisi
işte biz dinliyen duyan düşünen duvarlar
işte o çocuk yumruklu dev o dev yumruklu çocuk

dışarda tabiat mevsimin en çıngıraklı ayındadır
bizim kucağımız terkedilmiş bir yatak gibi kirli soğuk
o bir kaç defa kartal gibi gitti kartal gibi döndü
çığlıklarını değil kırbaç sesini duyduk
biz duvarız neyleyim gözlerimiz ağlamayı bilmez
onu bir gece sabaha karşı büsbütün götürdüler
kendi gitti ismi kaldı yadigâr bağrımızda
o zaman mayıs'tı yağmurlar başımızda

ya biz idam duvarıyız karşımızda çok insan öldürdüler
onlar hep döküldü biz hep ayakta kaldık
temelimiz kanla beslendi ama nedense uzamadık
öyle bakmayın bu yaralar şerefli yara değil
getirirler vururlar biz öyle dururuz
yağmurlar gözyaşı bulutlar mendil
elimizden ne geldi de yapmadık
ah öyle bakmayın utanırız kahroluruz

onlar hep döküldü biz hep ayakta kaldık
bir mayıs sabahı toprak rezil gök rezil
yıldızlar küfür gibi yüzümüze tükürür gibi
şafak sancılarıyla iki büklümdü ufuk
ve simsiyah çamur gibi bir manga ortasında
siyaset meydanına geldi dev yumruklu çocuk
bulutlar eğilip alnının terini sildiler
ve mermiler birdenbire ölümü getirdiler

o düştü biz yine ayakta kaldık
halbuki ne kadar yorgunuz
öyle bakmayın bu yaralar şerefli yaralar değil
ah öyle bakmayın utanırız kahroluruz

+2 əjdaha

2. sehv etmiremse atatürkçü olduğu üçün ön yargı yaradan ama tenqidçiliyi bacaran insan. bir sözü meni sevindirmişdi " şu an parisde olsam yine bi otel köşesinde kitap okuyor olurdum" deyesen beleydi.

+1 əjdaha

16. "ben birinin hiçbir şeyiyim
en çok da bu koyuyor
ortak tek bir fotoğrafımız bile yok
bugünlerde ben adsız bir özlemim

yağmur yemiş bir deniz gibiyim..."

+1 əjdaha

9. aysel git başımdan ben sana göre değilim
ölümüm birden olacak seziyorum.
hem kötüyüm karanlığım biraz çirkinim
aysel git başımdan istemiyorum.

benim yağmurumda gezinemezsin üşürsün
dağıtır gecelerim sarışınlığını
uykularımı uyusan nasıl korkarsın,
hiçbir dakikamı yaşayamazsın.
aysel git başımdan ben sana göre değilim.
benim için kirletme aydınlığını,
hem kötüyüm karanlığım biraz çirkinim

islığımı denesen hemen düşürürsün,
gözlerim hızlandırır tenhalığını
yanlış şehirlere götürür trenlerim.
ya ölmek ustalığını kazanırsın,
ya korku biriktirmek yetisini.
acılarım iyice bol gelir sana,
sevincim bir türlü tutmaz sevincini.
aysel git başımdan ben sana göre değilim.
ümitsizliğimi olsun anlasana
hem kötüyüm, karanlığım biraz, çirkinim.

sevindiğim anda sen üzülürsün.
sonbahar uğultusu duymamışsın ki
içinden bir gemi kalkıp gitmemiş,
uzak yalnızlık limanlarına.
aykırı bir yolcuyum dünya geniş,
büyük bir kulak çınlıyor içimdeki.
çetrefil yolculuğum kesinleşmiş.
sakın başka bir şey getirme aklına.
aysel git başımdan ben sana göre değilim,
ölümüm birden olacak seziyorum,
hem kötüyüm, karanlığım biraz, çirkinim.
aysel git başımdan seni seviyorum...

+1 əjdaha

1. bir neçe il evvel oxuduğum kimi sevsem sensin şeiri ile meni menden alan türk şairi



hamısını göstər

attila ilhan