arrival

denis villeneuve-un rejissoru olduğu, amy adams ve jeremy rennerin baş rolları paylaşdığı 2016cı ilin mənə görə ən gözəl filmi. öncəliklə bu film bakıda göstərilirmi bilmirem( istanbulda bu filmə baxa bilmək üçün saat yarım yol getmişəm ). əgər göstərilirsə mütləq baxın. göstərilmirsə məlum ortamlara düşməsini gözləyin və baxın. filmə getməmişdən qabaq amerika və avropadan izləyicilərin yarısının filmə 10, digər yarısının 5 verdiyini bilirdim. yəni ortası yox idi, ya çox bəyənirdilər ya da nifrət edirdilər. kino yadplanetlilərin dünyaya ilk gəlişini və insanların onlarla ünsiyyət qurmağa çalışması mövzusunu işləyir. sabah yer kürəsinə yadplanetli gəlsə mənim, dövlətin, xalqın necə reaksiya verəcəyini reallığı ən yaxın şəkildə işliyir film. izləyicilərin yarısının filmi bəyənməməsinin səbəbi filmi başa düşməmələridi. bunu bir təhqir olaraq demirəm. mən özüm də filmdən çıxdıqdan sonra beynimde bəzi suallar qalmışdı. amma film elə bir film idi ki, mən filmə pis deyib keçə bilmədim. bütün gün boyu o suallara cavab tapmağa çalışdım. ve bir siqaret arasında bir sualın cavabını tapdım və arxası gəldi. ''deməli bu səhnədə bunu deməyə çalışıblar'', ''əslində bu sulın cavabını bu replika ilə veriblər'' deməyə başladım və orqazm hissi yaşadım. uzun zamandır məni izlədikdən sonra bu qədər məşğul edən bir kino izləməmişdim. ona görə də film mənim üçün 10/10 və ilin ən gözəl filmidi.

animal farm

son zamanlarda distoptik romanlar oxuyuram. araşdırandakı bes bu distopik romanların ''baba''sı hansı kitab(lar)dı brave new world ve 1984 çıxdı qabağıma. brave new world-u oxudum amma 1984ü hamının elinde gördüyüm üçün girişmedim. dedim qoy heveslerini alsınlar men sonra oxuyaram. deyesen yavaş-yavaş heveslerini alıb qurtarırlar. ona göre dedim george orwell edebiyyatına inceden giriş eliyek sonra en ''baba'' kitabını oxuyaram. animal farmla başladım.

--spoiler--

gözel, axıcı bir kitab idi. 2-3 saat vaxtımı aldı. gösterdiyi veziyyet, verdiyi suallar düşündürücüdü. amma özellikle napoleonun her zibili ''snowballun işidi'' şeklinde açıqlaması türkiyenin bu günlerini xatırlatdı.

--spoiler--
ne ise, qısacası oxuyun. tekce bunu yox elinize ne keçirse oxuyun.

doctor strange

entrylerimin birinde ilin sonuna qeder 3 film gözlediyimi ve onlardan birinin pis çıxacağını qeyd elemişdim. heç ummadığım doctor strange o pis film oldu. ( fantastic beasts ve rogue one yaxşı çıxsın heç olmasa ) . eslinde filme pis damğasını yapışdırmaq çox da düzgün deyil bilirem. amma men bir filmde en çox senariye diqqet edirem. senari pisdise o film ne etse de menim üçün pisdi. doctor strange de ele bir filmdi. effektler, aktyorların performansı, musiqiler super amma senari heç ne. ön planda olan aktyorların performansı super, özellikle de tilda swinton. senariden elave beyenmediyim şeyler ise doctor palmerin lazımından çox görsenmesi ve sonradan elave olunan zarafatlar.


--spoiler--

strange-in egosu çox öne çıxarılmadı. sadece bir-iki sehne+ancient one-ın replikaları.
heç neden xeberi olmayan strange filmin sonunda dormammuya qalib gelir. eslinde başa düşülesi bir şeydi strange-in onsuz da bele şeylere tebii istedadı var ve hile ile qalib geldi amma gözel işlenmedi mence.
evveller marvel çox ''cıvık''dı deyirdiler deyiridim ki neynesinler dc kimi obrazlar qaşqabaqlı gezsin. amma ''cıvıklık'' bu filmde meni narahat eledi.
başa düşürem strange marvel dünyasında bir az tecridde bir obrazdı amma qardaş infinity stone var agamottonun gözünde sen onu bir cümle ile deyib keçirsen.

--spoiler--

game of thrones 7-ci sezon ssenarisinin sızdırılması

ingilisce bilmiyenlerin derdine derman olmağa geldim. aşğıya enmeyin. çox pis spoiler var.

--spoiler--

1. bölüm
- white walker’lar duvara doğru yürüyüşlerine başlarlar
- bran sur’u aşarak castle black’e ulaşır ve edd’le karşılaşır
- sansa; jon’a ihanet edenlerin topraklarını, onu destekleyenlere vermek ister ancak jon, karstark ve umber çocuklarının babalarının yaptığı hata nedeniyle cezalandırılamayacağını söyleyerek buna karşı çıkar. bu lyanna mormont’un (veya sansa’nın) hoşuna gitmez ancak jon bunu pek takmaz. kuzey’i bugüne dek yönetildiği gibi yönetmemeye kararlıdır.
- ilk bölümün sonunda, dany ve saz arkadaşları ejderha kayası’na ayak basar. kimse bir şey söylemez. dany yukarı doğru yürümeye başlar ve stannis’in eski savaş odası’na gelir. camdan bir zamanlar ailesine ait olan topraklara bakar. masanın üzerinde duran satranç taşına benzer taşlardan birisini alıp tyrion’a bakar ve; “başlayalım mı?” diye sorar. bölüm biter…
2. bölüm
- jon dany’den bir kuzgun alır. dany, westeros’taki bütün lordları huzuruna çağırmaktadır. jon ve davos gitmeye karar verirler çünkü white walker’larla savaşabilmek için ejderha kayası’nda bulunan ejderha camına ihtiyaçları vardır.
- jon, winterfell’i yönetmesi için sansa’ya bırakır.
- jon, ghost’u winterfell’de bırakır ve ghost tüm sezonu burada geçirir.
3. bölüm
- jon ve davos ejderha kayası’na ulaşır. tyrion onları sahilde karşılar ve dothraki’ler gemilerini alır.
- tyrion onları dany’nin huzuruna getirir. yolda missandei ve gri solucan’la da karşılaşırlar. taht odasında birkaç dothraki de bulunmaktadır.
- dany, jon’dan diz çökmesini ister (höst köpek!). ancak jon bunu reddeder (ya ne olacağıdı) ve white walker’lardan bahseder. dany duyduklarına inanmaz ancak tyrion jon’un güvenilir birisi olduğu ve çıldırmadığı yönünde ısrar eder.
- davos, jon’un ölümden dönümünden bahsetmek ister ancak jon engel olur.
- dany jon’a anında saygı duyar ancak aynı şey jon için geçerli değildir (yer mi anadolu çocuğu)
- bran winterfell’e ulaşır, meera da artık bir zahmet köyüne döner.
4. bölüm
- arya winterfell’e ulaşır (evet bu bölümle ilgili bilinenler bu kadar)
5. bölüm
- sam, winterfell’e gitmek üzere gilly ve bebelak ile birlikte hisar’dan ayrılır.
- jorah, ejderha kayası’nda dany ile yeniden bir araya gelir.
- jon, bran ve arya’nın winterfell’e döndüğünü haber veren bir kuzgun alır.
- jamie, bronn, tyrion ve davos gizli bir toplantı gerçekleştirir (allaaam kadroya bak!). tyrion onları dany’e teslim olmaları yönünde ikna etmeye çalışır ancak jaime karşı çıkar. bunun; dany, lannister ordusunu pusuya düşürmeden önce mi yoksa sonra mı gerçekleşeceği belli değil.
- gendry, kral topraklarında silah döverken ortaya çıkar ve davos tarafından bulunur.
6. bölüm
- jon; tazı, beric, thoros, tormund, jorah ve gendry’den oluşan bir ekiple birlikte sur’un doğu tarafına gemiyle, bir adet wight ele geçirmek üzere yola çıkar (oha, ne alaka?)
- ekip, gece kralı’nın ölüler ordusunun saldırısına uğrar ve ordu içerisinde bir de ölü kutup ayısı vardı (oha, oha!). ayı, thoros’u yavaşça öldürür.
- ekip, donmuş bir göl üzerinde yer alan bir adada köşeye sıkışır. ancak o sırada dany, ejderhaları ile birlikte çıkagelir ve ekibi kurtarır. jon arkada kalır.
- jon neredeyse ölecekken benjen çıkagelir ve atını vererek onu kurtarır. jon, ölülerin benjen’in üzerine çullanmasını izleyerek oradan uzaklaşır.
- viserion ölür ve yeniden dirilerek gece kralı’nın bineği haline gelir (oha oha oha oha!)
- jon, eğer dany ve ordusu white walker’lara karşı mücadelede yardım ederse king in the north ünvanından vazgeçmeyi teklif eder.
7. bölüm
- sansa, littlefinger’ı ölüme mahkum eder. arya bunu yerine getirir.
- cersei, kanlar içinde kalmış bir şekilde yatağında uyanır. tahminler düşük yaptığı yönünde.
- sam ve bran, jon’un kökenini keşfederler. jon’un, meşrulaştırılmış bir targaryen olduğu ve isminin aegon olduğu ortaya çıkar. (bu da piç olmadığı, tahtta sapına kadar hak iddiası olduğu anlamına gelir).
- jon ve dany bir teknede sevişirler (hofff, yapmasalar şaşarım).
- sur, bölümün sonunda yıkılır! gece kralı, viserion’la sur’a saldırır ve ağzından mavi alevler püskürten ölümden dönmüş viserion sur’u yıkar.
hangi bölümde yaşanacağı belli olmayanlar:
- cersei yeniden jaime’den hamile olduğunu düşünür. qyburn’e test ettirir. jaime’ye durumu açıklar. (ilk bölümlerde olması muhtemel)
- arya, walder frey’in yüzünü giyerek bir ziyafet verir ve frey’in oğullarını zehirler. kadınların kaçtığından emin olur.
- dorne ve yüksek bahçe, lannister’lar tarafından tarumar edilir.
- euron, 2 kum yılanı’nı öldürür, ellaria’yı esir alır ve ona tyene’in zehir nedeniyle yavaşça ölümünü izlettirir.
- euron’un donanması, yara’nın donanmasını bozguna uğratır ve yara’yı esir alır. theon kaçar ve bazı demir adalılar tarafından kurtarılır.
- dany bazı westeros lordlarını ateşe verir (sam’in babası ve erkek kardeşi de dahil)
- tyrion, kral toprakları’na ejderhalarla yapılacak direkt bir saldırıda pek çok masumun da öleceğine dany’i ikna etmeye çalışır.
- jorah ve sam, hisar’da tanışırlar ve jorah’ın greyscale hastalığına bir çare bulmaya çalışırlar.
- tyrion, sezonun büyük kısmını dany’e tavsiyeler vererek geçirir.
- tyrion, eskiden fahişeleri içeri sokmak için kullandığı gizli lağım geçitlerini kullanarak casterly kayası’na bir saldırı planlar.
- arya, winterfell’e dönerken yolda nymeria ile karşılaşır (hurray!)
- tyrion, en az bir kez (daha fazla da olabilir), dany’nin taht için en iyi seçenek olduğu yönünde jon’u ikna etmeye çalışır.
- jon ve theon karşılaşır. jon, eğer sansa için yaptıkları olmasa theon’a şimdiye çoktan ölmüş olacağını söyler.
- jaime yüksek bahçe’ye gider ve olenna ile yüzleşir. olenna joffrey’i öldürdüğünü itiraf eder ve jaime, onun zehir içerek ölmesine izin verir.
- lannister ordusu menzil’den geri dönerken, dany ve dothraki ordusunun saldırısına uğrar. qyburn’ün yaptığı dev bir anti-ejderha zıpkınına rağmen lannister’lar yenilgiye uğrar. bron, jamie’yi ejderhadan kurtarır ve kaçarlar.
- jon, drogon’dan korkmaz ve onu eliyle sever. drogon’un buna izin vermiş olması dany’i şaşırtır.
- dany’nin lannister’lara saldırısı sonrası, jon white walker tehlikesiyle ilgili bir kanıta ihtiyacı olduğuna karar verir.
- jorah başlarda jon’u pek takmaz ama ikisi giderek birbirine ısınır. bir sahnede jon, mormont’lara ait valyria çeliği kılıcı longclaw’u jorah’a geri vermek ister. jorah reddeder.
- dragonpit’te, hemen hemen herkesin katıldığı bir toplantı gerçekleştirilir. jon’un alıp getirdiği white walker gösterilerek tehlike herkese anlatılır. bu durum cersei’i dehşete düşürür (mountain, walker’ı ikiye böler ancak hareket etmeye devam eder. jon, bunların yalnızca ejderha camı ile öldürülebildiğini gösterir). bunun üzerine cersei, kuzeye destek birlikleri göndererek savaşta yardım edeceğini söyler. ancak sonrasında jaime’ye yalan söylediğini itiraf eder. asıl niyeti, white walker’ların öncelikle mümkün olduğunca çok düşmanını öldürmesidir. jaime duyduklarından iğrenir ve kuzey’e doğru yola çıkar! (aslan parçası be!)
- dragonpit görüşmesinde tyrion ve cersei kısa bir süreliğine yalnız konuşurlar.
- rhaegar ve lyanna’nın düğününe yönelik bir flashback olacak.
- littlefinger, sansa ve arya’yı birbirine düşürmeye çalışır. sansa, kendisine oynanan bu oyunu bran’in yardımıyla çözer.

--spoiler--

edit: tercüme turgut uç

fantastic beasts and where to find them

bir önceki entryde filmin meni çox heyecanlandırmadığını demişdim. amma film öncesi son trailer çıxdı. hele de youtube linki atmağı öyrene bilmediyim üçün ata bilmirem girin baxın. bu trailer sırf insanları heyecanlandırmaq, qaza getirmek, filme qarşı maraq oyandırmaq üçün idi. açığı mence bacardılar. heyecanlandın, qaza geldim, filme qarşı olan marağım artdı. bu il en çox doctor strange ve rogue one-ı gözlüyürdüm (bu il dediyim yeni suicide squad falan gelib keçdikden sonra) amma fantastic beasts da bu yoxluqda izlenecek bir film kimi qoymuşdum kenara. amma bu trailerden sonra diger iki film qeder heyecanlandıra bildi meni. ilin sonuna qeder 3 film izleyecem kinoteatrda. ümid edirem ki heç biri pis çıxmaz amma mence bu 3ünden biri böyük üzecek meni. o da ya bu film ya da rogue one olar. doctor strange 95% yaxşı olacaq mence

battle of the bastards

bu başlıq açılmalı idi, açmaq fikrim var idi amma erinirdim. indi ki, başlıq açılıb bir-iki kelam da men edim. aşağıda game of thrones 6cı sezon 9cu bölümünden bol-bol spoiler var.

--spoiler--

demeli serial bizi sezon boyunca sıxdı açığı. sonlara doğru yaxınlaşdığı üçün bütün söhbetleri yavaş-yavaş bağlamağa çalışdı. ayrıca martinin eli deymediyi üçün çox normal serial sehneleri oldu game of thronesa yaraşmayan. arada bir dene 5ci bölümü digerlerinden ayırmaq olar. amma sonradan 9 ve 10cu bölümler ele geldi ki, hiss eledin ki bütün pulları bu iki bölüme saxlıyıblar. ve sezon yene gözel bir sezon olaraq qaldı yadımızda. spesifik olaraq bölüme geldikde ise bu savaşın temelini bariz şekilde qoydular evvelki bölümlerde. bölüm khaleesinin 5-6 deqiqelik sehnesi ile açıldı ve sonrası sadece şimalda keçdi bölümün. jonla ramseyin savaşdan önceki söz düellosu, savaş planı ve savaş olaraq 3e ayıra bilerik bölümü. 3ü de mükemmel idi. söz düellosunda ramsey bastard sözünü üstüne basa-basa jona demesi, jonun hamının ölmeyine ehtiyac yoxdu ikimizden biri ölse yeter demesi, ramseyin shaggydogun başını jonun qabağına atması falan mükemmel idi. savaş öncesi sehneler mükemmel idi. savaş ise efsane idi. ramseyin mükemmel döyüş strategiyası, boltonların jonun ordusunu havasızlıqdan öldürmeye çalışması falan filan. bir az da kit haqqında. dünen emmy ala bilmemesi meni çox üzdü. savaşda atların jonun üstüne geldiyi sehne var. o sehne ne kompüter effektidi, ne de kitin yerine dublyoru olub orda. kit elinde qılınc o atların qabağında dikilib durub. adam ramseyi 10 saat boyunca yumruqluyub. 10/10 bir bölüm idi qısacası. sonda da lotra bir salam var.

--spoiler--

martha jones

bu entryde doctor whonun 4cü sezonuna qeder spoiler var.
doctor whonun hamısına baxmasam da gördüyüm companionlar arasından en yaxşısı. 4cü sezon 2ci bölümdeyem hele ki. yeni cemi 3 esas companion görmüşem: rose, martha, donna. amma martha bu üçlünün arasındakı en yaxşıdı mence. donna teze gelib o hele ki sempatik gelir başqa bir fikir yaratmıyıb hele. amma 2 sezon rose 1 sezon da martha izlemişem. bu ikisini müqayise elemek istedim. doctor who 2005de başlayan new whoya rose tylerle başladı. ilk bölümler üçün gözel bir seçim idi. çünki 60cı illerde falan çıxan klassik doctoru bilmeyen çox idi. biz de rose kimi idik, empati qurmaq rahat idi. biz de tardisi görende, zamanda seyahet edende mal-mal, ağzımız açıq baxırdıq rose kimi. amma 5-6 bölüm yeterdi. ondan sonra da rose mal olmağa davam eledi. hara gedirdilerse doctorun başını poxa salırdı.
amma martha. martha universitet oxuyan bir qızdı. ele qabağımıza çıxan ilk bölümde doctorun heyatını xilas eledi, family ve human nature bölümlerinde 3 ay boyunca doctora baxmaq üçün xidmetçi oldu, blink bölümünde doctor elinde timey wimey wibbly wobbly ile ora-bura deli kimi qaçanda ofisiant işleyib pul qazandı, last of the time lord bölümünde bir il boyunca dünyanı gezib doctoru müqeddesleşdirdi. yeni bele bir companion bir de çıxarmı bu serialdan bilmirem. bir de marthanın rose qeder sevilmemesinin esas sebebi mence ailesini çox ön plana çıxartmadılar. rose-un atasının öldüyü güne getdiler, paralel dünyada 2-3 bölüm dramatik sehneler yaratdılar, jackie ve mickey ile zaman-zaman dramatik sehneler oldu amma marthanın ailesini bir ilk bölümde qısa gördük, bir az lazarus bölümünde gördük bir de son bölümde gördük o da ki, xidmetçi kimi işliyirdiler. ayıb olsun sene davies. ayıb olsun ki, bu cür companionu bir sezonda bitirdin. gelecekde martha yeniden görsenmese cidden heyf olacaq.

ailəyə ateist olduğunu açıqlamaq

yaxşı ki, qatı dindar ailede doğulmamışam dediyim başlıq. ailem özlerine müselman deyenlerdendi. yeni namaz qılmayıb, oruc tutmayıb "qelbimiz temizdi esas odu" deyenlerden. bacıma deyerken normal qarşıladı. anama deyende ki, men allaha ve dinlere inanmıram "halal olsun sene, düz eliyirsen" deyib başından eledi. uşaqlıqdan bir yerde böyüdüyüm 3 mehle uşağının 3ü de namaz qılan uşaqlardı. onlara demeye cesaret etmemişem. cesaret söhbeti deyil eslinde. 3 neferden biri normal qebul eliyer, biri birdefelik elaqeni keser. amma dememeyimin esas sebebi 3cüdü. seherden axşama hedisler, ayeler falan filan danışacaq, ister-istemez söz dalaşına girecik. axırda da meni yola getire bilmediyini görüb elaqesini keser. menim problemim 2 neferin menle elaqeni kesmesi deyil. günlerce gireceyimiz din davasıdı. ona göre soxub içime oturmuşam. bunlar bir de başıma gelmesin deye uni, iş ve başqa ortamlarda giren kimi ateist olduğumu deyirem. elaqeni kesmek isteyen evvelden kessin başımız rahat olsun